Kitap Yorumu || İskoç Sürgünü - Monica McCarty (Campbell Trilogy 2)

 Herkese merhabalar :) Çok sevdiğim historical romance yazarı Monica McCarty'nin Nemesis Yayınlarından çıkan Campbell üçlemesinin 2. kitabı olan İskoç Sürgünü'nün yorumu ile sizlerleyim.

Patrick MacGregor, klanının yaşaması için elinden geleni yapan bir kanun kaçağıdır. Hakkı olan toprakları alabilmesi için yapması gereken, onları bu hâle getiren düşmanı Campbell'ların kızı Elizabeth'i kendisiyle evlenmeye ikna etmektir. Bunun için Elizabeth'in karşına farklı bir kimlikle çıkar. Elizabeth ise aniden karşına çıkan bu etkileyici adama kapılmamak için var gücüyle mücadele etmektedir.

Puanım: 8/10

Her fırsatta dile getiriyorum, Monica McCarty benim en sevdiğim tarihi aşk yazarıdır. Bulduğu konular, bunları gerçeklerle süsleyişi, oluşturduğu ilginç karakter ve bu karakterlerin derinliğiyle beni hep etkisi altına almıştır.

Bu kitabın konusu her ne kadar ilginç sayılabilir de olsa, bir monotonluğu vardı -üstelik olaysız bir hikayesi de yoktu-. Her şey çok barizdi belki de sıkıntı buydu. Ama kitabın son 100 sayfasına gelince olaylar çok değişti. Elizabeth'in Patrick'in kimliğini öğrenmesi kısımları başta olmak üzere daha bir sürü olay işlenmişti ve hepsi de çok çarpıcıydı. Hele duygusal kısımlar...

Serinin ilk kitabında tanıyıp sevdiğim (çok sevdiğim) Jamie Campbell'den bu kitapta neredeyse soğuyordum, resmen 'tanıyamamışım ben bu adamı' dedim kendi kendime okurken. Neyse ki onun da değişim sürecine tanıklık ettim bu kitapta ve her şey yoluna girdi.

Patrick, Elizabeth'i çok yönlülüğüyle sürekli şaşırttığı gibi beni de şaşırttı kitap boyunca. Her bölümde biraz daha tanıdım ve gerçekten içim acıdı bazı bölümlerde. Ama İskoç bir ana erkek karakter olarak kendine hayran bıraktı. Mücadelesi, ikilemleri, kendi içinde oluşturduğu etik anlayışı, fiziksel olarak kusursuzluğu... Onun sıkıntılı hayatı, Elizabeth'in de geçmişinde yaşadığı zorluklarla birleşince, kitap iki yaralı kalbin birbirini iyileştirme serüvenine döndü biraz da.

Bu kitapta beni sıkan olayların başında yan karakter yetersizliği vardı. Normalde McCarty bu konudan harika işler çıkarır ve ben de bayıla bayıla okurum. Ama bu kitapta bahsi geçen birçok yan karakter olmasına rağmen hiçbirini tanıyamadım, bizzat tanışamadım bile. 😔 (Üstelik benim için bir kitabın en önemli kısmı yan karakterleridir)

Gregor karakteri üzerinde daha çok durulmasını istedim mesela, çok sığ gösterilmesine rağmen empati yaptığım bir karakter oldu benim için ama hikayesi çok değersizleştirilmişti. Aynı şekilde sürekli bahsi geçen bir Annie vardı ama kendisini hiç değilse bir sahnede görebilseydim daha mutlu olurdum. Yani uzun lafın kısası türü için güzel, McCarty için biraz eksik bir kitap olmuş İskoç Sürgünü.


Yorumlar

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *